8 Aralık 2012 Cumartesi

ALIŞVERİŞTEKİ ERKEK



Alışveriş yapmak erkek için ne ifade eder. Tamamen ihtiyaçların giderilmesinden başka bir şey değildir. Fazla alışveriş yapılıyorsa bunun kadınlar gibi herhangi bir psikolojik nedeni yoktur. Bilirsiniz kadınlar alışveriş için bir sürü bahanesi vardır. Sevgiliden ayırldım, sevgiliyle ara kötü, nedensiz bunalıma girdiklerinde vs bin tane neden sayılabilir. Ama erkek ya “Kışlık giyicek bir şeyim yok gidiyim alıyım” mantığından öte değildir. Eğer fazla alışveriş yapıyorsa ya parası çoktur ya da har vurup harman savuruyordur. Fazla alışveriş yapan bir erkeğin herhangi bir sebebi yoktur onun mantığı “Fazla mal göz çıkarmazdır.”
Erkekler için fazla ayrıntıya gerek yoktur. Vitrindeki mankenin üzerinde görür ya da içerdeki mankenin üzerinde giyecek görülür. Sonra bir Syborgların gözü gibi mankenin önce kafasına kendi kafası yerleştirilir. Eğer bir beden büyükse gözde manken biraz daha büyütülür. Göbek kısmı çıkartılır. Bijjjt jiiittt efektleri doğal olarak kulaklarda yankılanır. Tamam onaylandı alınacak. Sadece iki kelime ile iş biter “Bunu alayım.” Bazı arkadaşlar üstünde hiç deneme bile yapmaz. Bir geniş erkek alışverişi inceleyelim: İçeri girilir, ne alsak diye düşünülmez. Çünkü ihtiyaç bellidir ve alınacak olan da kararsızlık söz konusu değildir. Her ne lazımda alınır, etliye, sütlüye bakılmaz... Ama kadınlar gibi, "Ee hadi bir gidip bakalım, beğendiğimiz bir şey olursa alırız" mantığıyla çıkılmadığı için sıradan bir aktivite olarak sonuçlanır. Sorulduğunda;

-Abi nerdeydin bugün bi ara seni sordum eve alışverişe gitti dediler.
-Evet alışverişe gittim. Pantalon, gömlek, parfüm, traş losyonu aldım geldim. Üstüne bi laf daha edilmez.

Hatta son zamanlar internetteki  alışveriş sitelerinden ihtiyaçlarını gideriyorlar. Hiç yorulmadan bir tıkla alışvirişlerini bitiriyorlar.
Asılnda tezgahtarların en sevdiği modeldir erkekler. Fazla pazarlık yapmazlar. Çünkü pazarlık yapmak fazla konuşmaya dahil olduğu için adam yorulmak istemez. Zaten hesabına göre yapmayı sever. 
Alışveriş dediğimizde sadece giyim kuşamla sınırlamayalım. Market alışverişinde erkek tamemen becereksizdir. Ne zaman tek başına alışveriş yapan erkek o kadar lüzumsuz şeylerle dönerki kendi de sonra anlam veremez aldıklarına.
Gömlek almaya giden bir erkeğin elinde domates ile döndüğünü görünce hiç şaşırmayın.

-Canım salça bitmiş gelirken alır mısın?
- Hay Allahım ya sen nasıl kadınsın ya. Zaten geç çıkıcağım işten bugün bide salça mı alıyım. Bana telefon edene kadar bakkala söylesene be kadın! 
- Ama orda pahalı hayatım hem benim o çırağı hiç gözüm tutmadı geçenlerde eve .... 
Kadının sözü kesilir.
- Tamam canım alıp gelicem bay bay der cevabı beklemeden telefonu kapatır, ilerleyen saatlerde elinde kocaman bi poşetle kapıda karşılarsınız. Şaşırıp poşete uzatırsınız elinizi.
- Bakkalın önüne gelince aklıma geldi hayatım salça. Sen pahalı diyince bende alt sokaktaki pazara uğradım akşam pazarı nasıl ucuzdu herşey görmen lazımdı. Bu koca poşeti 5 liraya aldım bak! Artık kaynatırsın bizde organik organik ev yapımı salça yeriz. Nasıl fikir.
- Hııııı. oldu o zaman. Ben nerde yanlış yaptım

Şöyle bir benzetme yaparım her zaman: 
Kadının alışverişi= Uzun metraj
Erkeğin alışverişi = Kısa metraj

MİNİ FIKRA

Yılbaşı arifesi diye hakim son derece toleranslı ve iyimser bir havada tutukluya sormuş: 
- Neyle suçlanıyorsun? 
- Yılbaşı alışverişini erken yapmakla efendim! 
- Bu suç değil ki! Ne kadar erken yaptın bu alışverişi? 
- Mağaza açılmadan efendim!


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder