20 Kasım 2012 Salı
Diyet mi yoksa niyet mi?
Bir kadın eğer bembeyaz suratla mutsuz bir şekilde ortada dolaşıyor ve hipnoz olmuş gibi konuşuyorsa, ona nasılsın diye sorduğunuzda, alacağınız cevabı ben söyleyeyim: ”Diyet yapıyorum, sen napıyorsun?”
Kadınların en büyük kabusudur kilo. Özellikle yaz aylarına yaklaşınca başlarlar: “Diyet yapmalıyım, çok kilo aldım.” Çünkü bunun mini eteği var. Roberto Carlos gibi bacaklarla gezmek istemezler.
Tabiki bikinisi var. Tatil yörelerinde deniz kenarı ya da havuzbaşında fok balığı gibi görünmek istemezler. Düşünsenize havuza atlarken arkanızdan biri bağırıyor: “Açılınn su taşacak!”
Ne kötü değil mi...
Bazı arkadaşlarım var, ölüm diyetine bile girdiklerini biliyorum.
Psikolojisi bozulmuş bir şekilde ortada dolaşan bir arkadaşımı gördüğümde:
BEN: Burçin naber?
BURÇİN: Çok kötüyüm.
BEN: Hayırdır kız neyin var?
BURÇİN: Çok kilo aldım baksana. (Göbeğini gösterir. Ama göbek demeye bin şahit ister. Tabi bu sırada benim göbek önden gider.)
BEN: Yok canım ya saçmalıyorsun. Ne göbeği. (Bu sırada ben de göbeğimi içime çekerim. Ona göbek derse benimkisi herhalde şamandıra.)
BURÇİN: Ne saçmalıycam! Tam 250 gram almışım.
BEN: Burçin ağzını burnunu kırarım.
Eğer kilo verirse inanılmaz mutluluk hormonu salgılarlar. Ama bu dönemde oldukça tehlikeli olabiliyorlar. Dikkat etmek gerekir. Kadınların bu diyet zamanı, erkeklerin en nefret ettiği dönemlerden biridir. Örnek:
-Aşkımm. Çikolata aldım sana...
-Ben diyetteyim ya Kamil?!?!
-Üff doğru.
-Ne üffffü Kamil ne üfüü. Dana gibi oldum baksana.
-Yok be aşkım ne danası...
-Nasıl yok Kamil, 1 kilo almışım.
-Ohaaa!
-Ne ohassı, çok mu kilo aldım Kamilll yaa.
-Yok hayatım, 1 kiloya mı bu kadar takıldın?
-Herhalde, 1 kilo ne demek biliyon mu?
-Ne demek!
-Off ya ver şu çikolatayı Kamil. Off ya senin yüzünden çikolatayı da yedim. Şimdi kaç kalori aldım. Offf Kamil ağlıycam yaaaaaa.
(Kamil koşarak kaçar ortamdan)
-Kamill nereye!
-Kalorileri vermeye hayatım, sen takıl.
Bu diyet yapan arkadaşlar da kendi aralarında bölünüyorlar.
PAZARTESİCİLER:
Pazartesi günü ilk iki saat diyetinin harika geçtiğini, mutluluğun sebebini soranlara ise kilo verdiğini anladığını söyleyen kadındır. Akşam üzeri bu kadına kimse dokunmasın. Sinirlidir, felaket sinirlidir. Muhtemelen çarşamba sabahı diyetini bozacaktır. Soranlara tek bir şey diyecektir. ‘Benim kilom gayet normal, sağlık içindi.’
NİYETÇİLER:
Aslında hep diyete niyet ederler alma bir türlü başlayamazlar. Bu tiplerin de genellikle başlama günü pazartesidir. Diyette değil, hep niyette kalırlar.
KANDIRIKÇI:
Hep diyet yaptığını söylerler ama köşede tatlı, şeker ne varsa höpletirler. Aslında kendisi de inanır diyet yaptığına.
KENDİNİ KANDIRANLAR:
Sahilde yürüyüş yaptıktan sonra ellerinde sıcak poğaçalarla gezen kadınlardır. Açlığa dayanamazlar ama spor ile bunu kurtardıklarını sanırlar.
İlerde bu konu ile ilgili başka başlıklarla karşınıza çıkacağım. Sanmayın bitti.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder